MEB Bakanı Yusuf Tekin, öğretmenlerde Beyaz Önlük uygulamasının Valiliklerce teşvik edilmesini istediklerini söyledi. 

Bakan Yusuf Tekin, yeni eğitim öğretim yılına ait önlemlere ve milyonlarca fiyatsız kitap dağıtıldığına işaret ederek, “Dolayısıyla bu kitaplarımızın da bir biçimde sene sonu prestijiyle kıymetlendirilmesi açısından okullarımızdan rica ediyoruz. Bu kitapların öğrencilerimizden tekrar sene sonu prestijiyle iade olarak alınmasını önemsiyorum. Bir öteki konu öğretmenler odası toplantılarımızda da lisana getirilen öğretmen arkadaşlarımızın okullarda bir eğitimciye, bir öğretmene yakışır biçimde giyinmesi açısından beyaz önlük uygulamasının tekrar valiliklerimizce teşvik edilmesini dilek ediyoruz. Bunu da genelgemizde zikrettik.” diye konuştu.

“Bu Açıklamanın Samimiyetine İnanalım Mı ? 

Eğitim İş Sendikası Kemalpaşa Temsilciliği Lideri Salih Topuk, MEB Bakanı Tekin’in teklifine karşılık verdi. Topuk “Bu açıklamanın samimiyetine inanalım mı?” diye sordu. Bilim ve Sıhhat Haber Ajansı’na (BSHA) açıklamalarda bulunan Topuk, şunları söyledi, “Milli Eğitim bakanı sayın Yusuf TEKİN ‘’Öğretmenler okullarında eğitimciye yakışır biçimde giyinmeli. Öğretmenlerin mesleksel temsil ve rol model olmaları bakımından önlük giymeleri teşvik edilecek’’ açıklamasında bulundu. ‘’Ben de rol model olma’’ konusunda, ‘’eğitimciye yakışır halde giyinilmesi’’ konusunda sayın  bakan üzere düşünüyorum.  Lakin sormam gereken birkaç sorum olacak; Yıllardır okullarda yürürlükte olan ‘’kılık kıyafet’’ genelgesi uygulanmazken; okullarda öğretmenler (bir sendikanın aldığı karar olan)  ‘’sivil itaatsizlik’’ ismi altında yırtık pantolon, yırtık tişört, şort, sandalet, uzun sakallarıyla derslere girerken neden öğrencilere  rol model olmamız konusunda uyarılmadı bu öğretmenler? Eğitim İş sendikasının hem bakanlığa, hem de vilayet ve ilçe ulusal eğitim müdürlüklerine tekraren ‘’okullarda Kılık kıyafet genelgesinin uygulanması’’ ile ilgili yazdığı yazılar neden görmezden, duymazdan gelindi? 

Öğretmenleri Tek Tip Giydirme Kararı

Okullar açılırken öğretmenlerin ekonomik durumlarının güzelleştirilmesi, özlük haklarının ve çalışma şartlarının uygunlaştırılması; Atanmayan öğretmenlerin sıkıntısının tahlili; Öğretmenlerin ‘’kadrolu, kontratlı, fiyatlı, uzman, başöğretmen’’ diye ayrıştırılıp, eşit işe eşit fiyat uygulamasına alışılmamış fiyat uygulamaları vb. problemleri ortadayken; Benim aklıma, bu problemleri kamufle etmek, eğitim topluluğunun gündemini değiştirmek için ortaya atılan bir bahis muydu bu sanki? Sorusu geliyor. Bundan ötürü da pek samimi bulamadım sayın bakanın açıklamasını.  Bir de şu soru aklımı karıştırıyor; sivil itaatsizlik uygulamasını devam ettiren bedelli öğretmen arkadaşlarımızın üyesi bulunduğu sendika, “Bu, biz öğretmenleri tek tip giydirme kararıdır. Biz bu kararı tanımıyoruz, uygulamıyoruz” (diyebilirler mi bilmiyorum)  derlerse ne olacak?  (BSHA – Bilim ve Sıhhat Haber Ajansı)