Depremzede Çocuklar hakkında son dakika açıklaması… Hollanda’da bulunan, Türkçe konuşan ve depremzede olduğu öne sürülen çocukla ilgili haber kamuoyunda tartışılırken, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, 6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli sarsıntılardan etkilenen vilayetlerdeki çocukların inançlı kentlerdeki çocuk kuruluşlarına nakledildiğini söyledi.
Deprem Sonrası Düzgünleştirme Faaliyetleri
Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, katıldığı bir toplantıda 6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli sarsıntılardan etkilenen vilayetlerdeki çocukların inançlı kentlerdeki çocuk kuruluşlarına nakledildiğini belirterek, “Deprem sonrası süreçte de zelzeleden etkilenen ailelere, aile birleşimi yapılan çocuklara yönelik psikososyal dayanak ve gerekli her türlü takviyesi sistemli olarak sağlıyoruz. Zelzele sonrası süreç için afet ve acil durumlara yönelik önlem ve düzenlemeler yapıyoruz” diye konuştu. Bakan Göktaş, İstanbul Ataşehir’de bir otelde düzenlenen Toplumsal Taraflarla İş Birliği Şurası Toplantısı’nda, sivil toplum kuruluşları, özel kesim ve milletlerarası kuruluşların temsilcileri ile bir ortaya geldi. Şuranın, birinci toplantısında, aile danışmanlığı, çocuğa yönelik hizmetler ve bayanın güçlendirilmesi mevzularını ele aldığını hatırlatan Göktaş, bugünkü toplantıda ise “Deprem sonrası düzgünleştirme faaliyetleri” gündemiyle bir ortaya geldiklerini söz etti. Bu kapsamda özel olarak aile ve çocuk başlıklarını ele alacaklarını lisana getiren Göktaş, bakanlıklarının faaliyet alanlarının, toplumun her bölümünü etkileyen hizmetleri kapsadığını belirterek, bu hizmetlerin yürütülmesinde toplumsal tarafların katkısının kritik olduğunu kaydetti. Göktaş, hizmetlerin sunulmasında birçok basamakta kamu kurumu ve kuruluşları, özel bölüm ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği yaptıklarını bildirdi.
“Toplam 1,85 milyar lira ödenek aktardık”
Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Türkiye’nin zelzele, sel, yangın, kışın ağır kar yağışı üzere birçok doğal afete maruz kalan bir coğrafyada yer aldığına işaret ederek, bu nedenle afet ve kriz idaresi açısından tesirli bir hazırlığın olması gerektiğini tabir etti. Afet durumlarına yönelik Afet ve Acil Durum Müdahale Hizmetleri Yönetmeliği ile Türkiye Afet Müdahale Planı’nın (TAMP) yol haritaları niteliğinde olduğunu belirten Göktaş, TAMP’a nazaran, bakanlık olarak Psikososyal Dayanak Çalışma Grubu’nda ve Afet Birebir Bağış Depo İdaresi Dağıtım Çalışma Grubu’nda ana tahlil ortağı olduklarını aktardı. Göktaş, iki başlıkta yürüttükleri faaliyetlerde toplumsal taraflarla işbirliğinin hem afetin akut tesirlerinin atlatılmasında hem de afet sonrası psikososyal çalışmalarda ve toplumsal uygunlaştırma süreçlerinde çok değerli bir yer tuttuğunu söz ederek, “6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli yaşadığımız büyük sarsıntılar sonrasında alandaydık. Kamu, STK, özel dal ayrımı olmadan, her kurum ve toplumun her ferdi elini taşın altına koydu. Bir seferberlik halinde çalıştık.18 vilayette kurduğumuz depolarımıza tıpkı bağışları alıyor, memleketler arası, kurumsal ve ferdî bağışçılardan gelen bağışları kabul ediyor, sonrasında uyum ve sevkiyatlarını yapıyoruz.” tabirlerini kullandı.
Deprem bölgesinde yürüttükleri çalışmalara değinen Göktaş, şöyle devam etti:
“Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı çalışanı ve ASYA gönüllülerimizden oluşan 3 bine yakın işçi ve 507 araç ile alandayız. Çalışmalar müddetince afet bölgesi ve lojistik ASYA depolarımıza afetin birinci anından itibaren toplam 31 bin tırla yardım gereci ulaştırıldı. Bu süreçte 186 milyondan fazla muhtaçlık gerecinin dağıtımı yapıldı. Afetten ziyan gören vatandaşlarımızın muhtaçlıklarının karşılanması maksadıyla Toplumsal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarımıza toplam 1,85 milyar lira ödenek aktardık. Tüm bu başlıklarda yürüttüğümüz faaliyetlerde alandaki her paydaşın dayanağı epey kıymetliydi. Sarsıntı sonrası afetten etkilenen tüm vilayetlerimizde, psikososyal dayanak hizmetlerini tüm takviye tahlil ortaklarımızla birlikte yürütmeye devam ediyoruz.”
“Refakatsiz çocuklarımıza yönelik özel bir işleyiş oluşturduk”
Kahramanmaraş merkezli sarsıntıların akabinde toplumsal taraflarla işbirliğinin değerinin bir sefer daha ortaya çıktığına değinen Göktaş, “Depremde ebeveynlerini kaybeden, aile büyüklerine ulaşılamayan, kaybolmuş ve kendini söz edemeyen çocuklarımız oldu. Bu çocuklarımıza yönelik çalışmalarımızı büyük bir titizlikle yürüttük. Refakatsiz çocuklara ait süreçleri AFAD, Adalet Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Sıhhat Bakanlığı ve Ulusal Eğitim Bakanlığı uyumu ile yürüttük. Çocuklarla ilgili ihbar, talep ve bildirimlerin alınabilmesi için 10 çizgiden oluşan ve 7/24 çalışan bir davet merkezi oluşturduk. TÜBİTAK, Bilgi Kayıt Sistemi ve DerinGÖRÜ programını Sıhhat Bakanlığı ve bizim bakanlığımızın kullanımına sundu, refakatsiz çocuklarımıza yönelik özel bir işleyiş oluşturduk.” bilgisini verdi.
“Afet, Kriz ve Acil Durumlarda Çocuk Komitesi oluşturduk”
Bakan Göktaş, sivil toplum kuruluşlarıyla daima irtibatta olarak gelen ihbarların kıymetlendirilmesi ve bilgilerin işlenmesinde işbirliği yaptıklarını lisana getirerek, şöyle konuştu:
“Korunma altındaki çocuklarımızın tahliye planı ve uygulamasını yaptık. Sarsıntı bölgesindeki vilayetlerden çocuklarımızı inançlı vilayetlerdeki çocuk kuruluşlarına naklettik. Bu süreçte UNICEF ve SGDD-ASAM’dan dayanak aldık. Sarsıntı sonrası süreçte de zelzeleden etkilenen ailelere, aile birleşimi yapılan çocuklara yönelik psikososyal dayanak ve gerekli her türlü dayanağı tertipli olarak sağlıyoruz. Zelzele sonrası süreç için afet ve acil durumlara yönelik önlem ve düzenlemeler yapıyoruz. 26-28 Nisan 2023 tarihleri ortasında ülkemizde birinci kere düzenlenen 1. Çocuk Şurası’nda ‘Afet, Kriz ve Acil Durumlarda Çocuk Komisyonu’ oluşturduk. Bu örnekler toplumsal taraflarla işbirliği içinde çalışmanın aslında ne kadar kıymetli olduğunu gösteriyor. Tüm süreçlerde olduğu üzere artık de ortak akıl ve kararlılıkla, kapsamlı bir perspektifle yaralarımızı birlikte sarmaya devam edeceğiz” (BSHA – Bilim ve Sıhhat Haber Ajansı)